Bozkır Coğrafyasında Çiğdem Kokulu Yolculuk.

Yakup Çetin
0
İlçemiz Bozkır'da bu hafta sonu doğanın baharla uyanışına şahit olduk.

İlçemiz Bozkır'a bahar bir başka yakışıyor, bir tarafta eriyen kar suları, bir tarafta suya doymuş bereketli toprağın bağrında yapraklarını açmış sarı çiğdemler. İnsanın kıs boyunca biriktirdiği tüm stresini üzerinden arındırıyor.

İlçemizdeki bu güzel bahar havasını fırsat bularak Ramazan Ev kardeşimle beraber Bozkır Dereköy'den çıktık yola ilk önce Bozkır Harmanpınar mahallemize bağlı olan Kelyayla mevkide ki kar sularıyla oluşan ve yaz aylarında kaybolan Titreyen gölümüze gittik.
Harmanpınar Kelyayla'da bahar aylarında kar suları ile oluşan gölcüğümüz dağın eteğindeki görsel güzelliği ve sudaki yansımalarla gerçekten görülesi bir yerdir. Bu günlerde havaların ısınması ile kendilerini doğaya atan Bozkırlıların bence gölcük kurumadan piknik yapmak için değerlendirmesi gereken bir yerdir.

Harmanpınar Kelyayla İçerikleri ; {Tüm Fotoğraflar} {Video İzle} {360 Sanal Tur İzle} 

Gölcüğümüzün çevresinde güzel bir tur attıktan sonra buradan çıkarak Antalya yolundan Ahırlı ilçemize bağlı Bartlı yaylamıza geçtik.
Ahırlı ilçemize bağlı Bartlı yaylası her bahar çiğdemlerin ilk çiçek açtığı uzunca bir alan olduğu için burayı tercih ederim. Burası sarı çiğdemlerin bola derin açmasıyla sanki yeşil çayırlığın üzerine sarı bir halı serilmiş gibi güzel olur.
Bu yaylayı sevmemin bir sebebi'de yayla olarak düzlük mera alanında bulunmasına rağmen evlerin çayırlık alanlara indirilmesidir. Yaylacılığın da gereği bu olsa gerek ama maalesef şimdilerde yaylalarda otlakları pek düşünen yok, herkes meradan yer kapma derdine düşmüş.

Ahırlı Bartlı Yaylası İçerikleri ; {Tüm Fotoğraflar} {Video İzle} {360 Sanal Tur İzle} 

Bartlı Yaylasındaki gezimiz sırasında da fotoğraf tutkunu Durmuş Duran abimizi görüp o bizi bizde onu fotoğrafladıktan sonra buradan da ayrılıp yolumuza devam ediyoruz.

Güzergahımızı Bartlı yaylasından Sorkun mahallemiz üzerinden Dereköy Sarıot Yaylasına çeviriyoruz, buraya varmak için için tabi ki Çağlayan Çat yaylamızı da geçiyoruz burada durma şansı olmadığı için kısada olsa karlı yolların videosunu çekip kanalımıza yüklüyoruz. {Video İzle} 
Çağlayan Çat yaylamızı geçtikten sonra Dereköy mahallemizin türkülere konu olmuş Sarıot yaylamıza ulaşıyoruz. Tabi ulaşıyoruz dediğime bakmayın siz burada yolun bizi götürdüğü noktaya kadar gidebiliyoruz anca.
Maşallah bu sene güzel geçen kış sonrası merkezlerde yağan karlar erimiş olsa da Sarıot yaylamızda daha karlar erimemiş, bir insan boyunda karların arasından açılan yolun son noktasına kadar ilerliyoruz.
Buradan geriye yürüyerek biraz devam ederek, Dereköy mahallemiz kasaba iken bu bölgeye bir orman kazandıran Mustafa Şahin başkanımızın gelecek için güzel bir umut olarak yeşeren ormanlığında genç fidanların arasından ilerliyoruz.
Torosların zirvesindeki güzel havayı teneffüs ederken ciğerlerimiz adeta bayram ediyor. Tamamen karla kaplı Toroslarlar güzel bahar gününde adeta bir yıldız gibi parlarken eriyen kar suları Sarıot yaylamızın göletine doğru dereler oluşturuyor. Yoğun bir şekilde erime olmayınca oluşan dereler Sarıot yaylamızın gölündeki düdenlerinden kaybolarak gölü oluşturmadan Aygırdi mevkiden Çarşamba çayımıza doğru yol alıyor.

Sarıot Yaylası İçerikleri ; {Tüm Fotoğraflar} {Video İzle}

Aygırdibi demişken buradaki yolculuğumuzu Dereköy Sarıot yaylamızın obasına gitmeden sonlandırıyoruz, malüm gezilecek bir Bozkırın bağrından çıkan ve bu toprakları sulayan bir Aygırdibimiz var.
Bozkır bereket pınarı olarak tabir ettiğimiz Bozkır Çarşamba çayımızın kaynağı Aygırdibi bahar aylarında görülmeye değerdir. Çünkü yaz kış akan kaynağının yanı sıra bahar aylarında Dereköy Sarıot yaylamız Sarıot göletinden düdenlenle Aygırdibine akan bereketli Torosların suları, Aygırdibi mevkimizde ikinci gözü'de patlatır.
Aygırbinde ikinci gözünde patlamasıyla beraber dağın eteklerinden bir şelale gibi akan Torosların billur gibi suyu görülmeye değmez mi?
Değer elbet.

Bu aylarda buraya geldiniz geldiniz yaylalardaki bereketli sular ve karlar elini eteğini çektikten sonra bu güzellikte elini eteğini çeker ve sadece alışık olduğumuz Bozkır Aygırdibi görünümüne bırakır kendini.
Tabi şunu da belirtmeden geçmemek lazım, bu güzelliklerin biraz daha güzelleşmesi için birazcık zamanda tanımak lazım. Zaman biraz daha ilerleyince ağaçlar yapraklarını açınca yeşilin ve billur gibi suların güzelliği ve şırıltısı bu görünümü bir kat daha güzelleştirecektir.

Aygırdibi İçerikleri ; {Tüm Fotoğraflar} {Video İzle}

Bu kadar güzelliği paylaşmış iken bu güzelliklerin içinde yaşadığımız kötü bir hadiseyi de paylaşmadan geçemeyeceğim.
Şöyle ki bir zatı muhterem bu alanda bir güzel içkisini içmiş.

İçebilir mi?

Tasvip etmesem de hakkıdır elbet içebilir.

Ancak bu zatı muhterem içtikten sonra o içtiği meredin şişesini kırıp bu güzel alana atınca rikli bir durum meydana getirmiş.

Bizde kör talip işte bu güzel atmosferde ordan oraya koşup dururken bu içki şişesi kırıklarının üzerine hopluyoruz ve şişenin agız kısmının kırıp tarafı spor ayakkabımın altından ayağımın içine kadar giriyor.

Allah'a şükür ayakkabımın tabanının altı kalındı ve küçük bir kanama ve kesikle atlatıyorum. Rabbimizin bize lütfettiği bu güzellikleri lütfen insanların kullanımına temiz ve sağlıklı bir şekilde bırakalım.

Unutmamalıyız ki, bu güzellikler bizlere atalarımızdan nasıl miras kaldı ise gelecek nesillerimize de o şekilde miras bırakılacaktır. Bu güzel doğa hırsımızın ve bilinçsizliğimizin kurbanı  edilmeyecek kadar eşsizdir, diyerek gezi notumuzu burada sonlandırıyorum.

Sağlıcakla kalın ve bu baharda evlerimiz de ve iş yerlerimizde kapalı kalmadan kendimizi doğa'da yeni bir var oluşta can bulduralım.

Yakup Çetin - 28.03.2017 17:28

Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)

#buttons=(Accept !) #days=(20)

Our website uses cookies to enhance your experience. Check Now
Accept !